Çikolata Kisti (Endometriozis) kısırlıkla nasıl bağlantılıdır?

Çikolata Kisti (Endometriozis) kısırlıkla nasıl bağlantılıdır?

Çikolata Kisti (Endometriozis) kısırlıkla nasıl bağlantılıdır?

Endometriozis kısırlığın en temel üç sebebinden biri yerine sayılmaktadır. Hafif veya orta derece vakalarda dahi kısırlık vakası yaşanabilir. Bu tür vakalarda yapışıklıkları, kistleri ve hastalıklı dokuları yok etmek için yapılan ameliyat doğurganlığı geri getirebilir. Ancak bazı vakalarda küçük bir oran da kadınlar doğurganlığını geri kazanamayabilir. Endometriozisin doğurganlığı nasıl etkilediği kesin olarak anlaşılamamıştır.

Endometriozisin yumurtanın, yumurtalıktan salınımını etkilediği ve fallopian tüplere ulaşmasını engellediği ön görülmektedir. Öne sürülen diğer mekanizmalardan biri de döllenen yumurtanın rahim içine tutunmasını engelleyen rahim duvarındaki değişikliklerdir.

Endometriozis nasıl bir hastalıktır?

Endometriozis, her sene ülkemizde yaklaşık 2 milyon kadını; ciddi periyodik ağrı, infertilite ve ilişki sırasında ağrıya sebep olması nedeniyle olumsuz olarak etkiler. Bu sayı, aynı yaşlardaki kadınların onda biri olduğu anlamına gelir.

Endometriozis, doğurgan yaştaki kadınların %10-17’sini, kronik pelvik ağrısı olan kadınların da %35-60’ını etkiler ve kısırlığa yol açabilir.

Endometriozis ile ilişkili ağrı, çok sık görülen bir bulgu olmakla kalmayıp aynı zamanda en ciddi ağrılardan biri olarak tedavi edilmesi gereklidir.

Hastaya tanının konulması yaklaşık 7-8 yıla kadar uzayabilir; hastaların çoğu uygun tedavi yöntemi alamadan ağrı çekmekte ve hem günlük yaşamları hem de cinsel yaşamları ciddi derecede etkilenmektedir.

Endometriozis tedavisi; hastanın yaşına, gebelik isteğine ve bulgularının ehemmiyetine göre değişebilir. Tedavideki esas amaç, ağrıyı kontrol altına almak ve olabildiğince hastalığın ilerlemesini, yeni odaklar oluşmasını engellemek ya da geciktirebilmektir. Bu amaç, cerrahi yöntem ya da ilaç tedavisi ile sağlanabilir.

Endometriozis nasıl bir hastalıktır?

Endometriozis, her sene ülkemizde yaklaşık 2 milyon kadını; ciddi periyodik ağrı, infertilite ve ilişki sırasında ağrıya sebep olması nedeniyle olumsuz olarak etkiler. Bu sayı, aynı yaşlardaki kadınların onda biri olduğu anlamına gelir.

Endometriozis, doğurgan yaştaki kadınların %10-17’sini, kronik pelvik ağrısı olan kadınların da %35-60’ını etkiler ve kısırlığa yol açabilir.

Endometriozis ile ilişkili ağrı, çok sık görülen bir bulgu olmakla kalmayıp aynı zamanda en ciddi ağrılardan biri olarak tedavi edilmesi gereklidir.

Hastaya tanının konulması yaklaşık 7-8 yıla kadar uzayabilir; hastaların çoğu uygun tedavi yöntemi alamadan ağrı çekmekte ve hem günlük yaşamları hem de cinsel yaşamları ciddi derecede etkilenmektedir.

Endometriozis tedavisi; hastanın yaşına, gebelik isteğine ve bulgularının ehemmiyetine göre değişebilir. Tedavideki esas amaç, ağrıyı kontrol altına almak ve olabildiğince hastalığın ilerlemesini, yeni odaklar oluşmasını engellemek ya da geciktirebilmektir. Bu amaç, cerrahi yöntem ya da ilaç tedavisi ile sağlanabilir.

Risk Altında Olanlar

Herhangi bir kadın endometriozis olabilir, fakat aynı zamanda bazı faktörler de kadınlarda hastalığın oluşmasında önemli risk grubunda yer alır:

Birinci derece akrabaların bu hastalığa sahip olması,

30 yaşından sonra ilk defa doğum yapacak olanlar,

Beyaz kadınlar,

Menapoza geç yaşta girmek,

Rahim yapısında anormallik olanlar,

Vücutta daha yüksek östrojen hormon oranına sahip olmak ya da vücudun hayat boyu üretilen östrojene daha çok maruz kalması,

Doğum yapmamış olmak,

Erken yaşta regl olmak,

Düşük BMI (vücut kütle indeksi),

Alkol tüketimi,

Endometriozise sahip olan bir ya da daha çok akrabaya sahip olmak (anne, hala/teyze veya kız kardeş),

Adet kanın vücuttan normal atılım yolunu engelleyen herhangi bir neden,

Rahimdeki anormallikler,

Endometriozis için kimler risk altındadır?

Endometriozis genelde adet başlangıcından birkaç sene sonra gelişmeye başlar. Endometriozisin bulguları hamilelikle geçici olarak ve menopoz döneminde ise kalıcı olarak yok olur.

Endometriozis Evreleri Nelerdir?

Endometriozis için aşağıdaki gibi bir sınıflandırma sistemi geliştirilmiştir. Endometriozisin evresi; bulunduğu bölgeye, miktara, derinliğe ve rahim içi dokunun implantlarının boyutuna göre değişebilir.

Spesifik kriterlerden bazıları şunlardır:

Hastalıklı dokunun yayılma oranı

Kadın iç organlarının (tüpler ve yumurtalıklar) hastalıkla alakası

Kadın iç organlarında var olan yapışıklıkların oranı

Fallopian tüplerinin etkilenme miktarı

Endometriozis’in farklı evreleri nelerdir?

Endometriozisin evresi ağrının şiddetinin, kısırlık riskinin ya da diğer bulguların doğrudan bir göstergesi olmayabilir. Örneğin, 1. Evredeki bir kadın büyük ölçüde ağrı hissederken 4. Evredeki bir kadın semptomsuz olabilir.

Önemli olan bir başka nokta başlangıç evresi ilk iki evredeki hastalığa sahip kadınlar eğer erken tedavi edilirse doğurganlıklarını geri kazanma şansları en çok olan grupturlar. Hastalığın ilerlemesi hamilelik şansını azalttığı gibi tedaviden fayda görme olasılığını azaltır.

Teşhis Nasıl Konur?

Endometriozis’in tanısı için doktorunuz vücudunuzda anormallikler olup olmadığını kontrol eder, bulgularınızı sorar ve jinekolojik muayene ile başlar. Ancak daha ileri seviye testler yapılmadan, anormalliklerin teşhisinde doğru sonuç alınması zordur.

Bu testlerin bazıları aşağıdaki gibidir:

  • Jinekolojik muayene

Hastanın vajina, rahim, mesane ve rektumunu kontrol etmek için yapılır. Doktor, bu organların şekil ve büyüklüğünde değişme var olup olmadığını ya da herhangi bir kitlenin oluşup oluşmadığını  kontrol eder. Vajina ve rahim ağzının üst kısımlarını kontrol etmek için ise doktor vajina içine “spekulum” adı verilen bir alet yerleştirir.

  • Transvajinal Ultrason

Bu testte doktor vajina içine yüksek frekanslı ses dalgaları gönderen bir cihaz yerleştirir. Ses dalgalarının yankılanma biçimi bir görüntü yaratır.

  • Laparoskopi

Bu cerrahi prosedür, pelvisin (kasık) içindeki organları ve karın bölgesindeki diğer organları görüntülemek için laparoskop kullanılarak uygulanır. Bu operasyon göbekten yaklaşık 1 cm kadar küçük boyutta kesiler açılarak yapılır.

  • CA125 Testi

Bu test, kanda CA125 olarak bilinen, bazı jinekolojik kanserlerdeki tümörlerin işareti olan ama aynı zamanda endometriozise sahip olan kadınların da kanında mevcut olan bir proteinin seviyesini ölçmek için yapılır. Ancak CA125 seviyeleri gebelik, menstruasyon (adet dönemi) ve başka jinekolojik hastalık veya kanserler sebebiyle de yüksek olabilmektedir.

Leave a Reply

Your email address will not be published.