Hafta Hafta Gebelik 42. Hafta Gebelik

Hafta Hafta Gebelik 28. Hafta Gebelik

Hafta hafta gebelikte 28. Haftada bebeğiniz 1200 gr civarında. Doğmadan önce 1800 gr daha alabilir. Boyu ise 37 cm civarındadır. Gözlerini kırpabiliyor ve karnınızın dışındaki ışığı algılayabiliyor. Kalbi dakikada 140 kez atıyor ve eğer eşiniz kulağını karnınıza dayarsa bebeginizin kalp atışlarını rahatlıkla duyabilir.

Bebeğinizin büyümesiyle karnınızdaki alan daralıyor ve böylece siz onun her hareketini hissedebiliyorsunuz. Bebeğiniz doğumda ulaşacağı boyutun yaklaşık üçte ikisine ulaştı bile.  Kas doku artar.  Gelişmekte olan bebeğinizin tekmeleri ve hareketleri bu aşamada daha belirginleşti.

Tekmeler artık daha düşük hızda, ancak kuvvetli hissedilebilir. Beyninde milyonlarca nöron gelişmekte ve vücudu dış dünyaya hazırlanmak için yağ bağlıyor. Bebeğin vücudu tombullaşmaya ve yuvarlaklaşmaya devam ediyor.  Milyarlarca sinir hücreleri oluşur.

Minik bebeğinizin uykusu REM aşamasını içerir ve bu beyinde rüya görülen uyku dalgaları tespit edilebilir demektir. Bebeğiniz artık doğsa bile yaşayabilir. Çünkü akciğerleri nefes alıp verme kabiliyetine erişmiştir. Ancak yinede bu haftalarda doğan bebeklerin bir kısmı solunum problemi yaşayabilir.

Gülebilir. Amniyotik sıvısı içinde durduğundan derisi kırışıktır. Bebeğinizin beyni artık ritmik nefes almayı ve vücut sıcaklığını yönetebiliyor. Ceninin derisinin, cildinin her santimetre karesinde yaklaşık olarak 110 ter bezi, 15 yağ bezi ve 3300 ısıya duyarlı hücre mevcuttur. Bebeğinizde oluşan ve biriken yağ eskiden olduğu gibi ısı düzenlemesi yapan kahverengi yağ değil, beyaz yağ.

Şişman bebekler her zaman sağlıklı bebekler anlamına gelmez ama biraz yağ bebeğinizin normal vücut fonksiyonları için gereklidir.

Bebeğinizin vücudu sizi görmek, duymak kokunuzu tanımak ve sütünüzü tatmak için hazırlanıyor. Bebeğinizin doğumu artık çok uzak değil.

Hamileliğinizin son 3 aylık dönemi başlıyor. Bundan sonra haftada yarım kilo almaya başlayacaksınız.

28. haftada rahminiz mesanenize baskı yapma ve kapasitesini azaltmaya devam ediyor. Hamilelik boyunca böbreklerinizden mesaneye giden tüpler kolayca genişler, bükülür ve sıkışır. Artık doktorunuz sizi iki hafta da bir kontrol için çağırıyor olmalı. Doğuma bir ay kala her hafta kontrol edilmeniz gerekecek.

Doktorunuz risk faktörlerinize göre cinsel yol ile bulaşan hastalıkları tespit etmek için tahliller yapacak. Anne adayı olarak, göğüslerinizde, anne sütü sayılan fakat daha farklı olan, açık renkte saydam ya da sarımsı antikor oranı yüksek olan bir sıvı üretiyor. Bu sıvı göğüslerinizin süt üretmek için hazırlandığını gösterir.

Çatlaklarınız bu dönemde kırmızıya dönüktür. Fakat doğumdan bir sene sonra beyaza döner ve daha az fark edilir. Rahminiz gebe kalmadan önce 56 gr iken gebeliğinizin sonunda yaklaşık 986 gr olacak. Bazı hamileler hemen hemen bu zamanlarda, bacaklarının alt kısmında rahatsız edici bir karıncalanma hissi yaşamaktadır.

Bu durum rahatsız edici olduğu için bacakların hareketsiz kalmasını engelliyor. Eğer bu karıncalanma hissi bacaklarınızı hareket ettirdiğinizde geçiyorsa, Huzursuz Bacak Sendromu yaşamakta olabilirsiniz.

Sindirim sisteminiz gebeliğin son 3 ayında daha yavaş çalışıyor olabilir. Hamilelik hormonları ile büyüyen bebeğinizin yarattığı baskı, şişkinlik ve hazımsızlık oluşabilir. Oluşan bu durumu hafifletmek için; daha az fakat sık yemek tüketin. Yemek yerken ve yedikten sonra bir süre dik bir şekilde oturun.

Kızarmış yağlı ürünler, meyve suları ve baharatlı yemekler gibi vücudunuzun kolayca sindiremeyeceği besinlerden daha az tüketin hatta uzak durun.

Şiddetli baş ağrısı, bulanık görme, ani kilo artışı ya da ellerinizde ayaklarınızda, ayak bileklerinizde ve yüzünüzde şişme gördüğünüz durumlarda hemen doktorunuza başvurun.

Çünkü bu belirtiler, hem sizin hem de bebeğiniz için çok tehlikeli olan yüksek tansiyonun belirtisi olabilir.

Erken doğum

Gebeliğinizin 37. Haftasından önce meydana gelen rahim ağzının genişlemesiyle rahim kasılmaları prematüre doğum olarak bilinmektedir. Daha önce erken doğum yapanlarda ikiz bebek yaşayanlarda, yüksek tansiyon, diyabet veya bazı enfeksiyonlar gibi belirli sağlık sorunlarının olduğu kadınlarda erken doğum riski söz konusudur.

Ancak erken doğum yapan kadınların yaklaşık yarısına kadarında bilinen hiç risk faktörü yoktur.  Erken doğumda ki birçok semptomun bazıları 10 dakika veya daha kısa aralıklarda gelişen rahim kasılmaları, pelvik basınç, bel ağrısı, karında kramplar veya vajinal kanamayı içerir. Erken doğum başlamadan böyle bir durumda neler yapmanız gerektiği konusunu doktorunuzla görüşün.

Cenin fibronektin testi

Doktorunuz 24 ve 35. Haftalar arasında erken doğum yapmanızdan şüphelenirse, ceninde ki fibronektini tespit etmek için bir test yapabilir. Fibronektin, amniyotik kesenin rahme tutunmasını sağlayan bir proteindir.  Bu test protein içeren salgılardan örnek almak için rahim ağzına bir pamuklu çubuğun sürülmesi yeterlidir.

Bazı çalışmalara göre bu test negatif çıkarsa sonraki iki hafta da en az %98 ihtimalle erken doğum yapmayacaksınız.  Bu test pozitif çıkarsa, klinik duruma bağlı olarak tahmin doğruluğu daha düşüktür. Bununla birlikte pozitif bir test sonucu erken doğum riskinin daha yüksek olduğunu gösterebilir.

Dolayısıyla doktorunuz fetal nonstres testi, ultrason, antibiyotikler ve tokolitikler (33. Haftaya bakınız) olarak adlandırılan ve doğumu yavaşlatan ilaçlar gibi belirli müdahaleler önerebilir.

Anti-D

Gebelik ilk haftalarında doktorunuz rH adı verilen bir protein türüne karşı bağışıklık antikorlarınız olup olmadığını belirlemek için bir test yapacaktır. Bu antikorlar varsa ya da geliştirme potansiyeliniz varsa ceninin sağlığını etkileyebilecek tıbbi sorunlar oluşabilir.

Sizin kan grubunuz Rh negatifse ve şu an ki bebeğiniz Rh pozitifse vücudunuzun bu antikorları geliştirme potansiyeli vardır. Gerekirse doktorunuz Rh proteinini bloke ederek bu potansiyel sorunları azaltabilen bir ilaç reçete edebilir.

Gerekli görülürse, Rg (D) immünoglobülin (anti-D) adı verilen bu ilaç 28. Ve 34. Haftalarda kas içine enjeksiyonla uygulanır.

Preeklampsi

Preeklampsi, gebe kadınların %5’ini etkileyen ciddi bir rahatsızlıktır. Teşhisi gebeliğin 20. Haftasında, yüksek tansiyon dışında en az bir belirti daha varsa konulur. Bu belirtiler arasında idrarda protein bulunması, ciğer ya da böbrek anormallikleri de olabilir.

Çoğu kadında doğuma yakın hafif Preeklampsi semptomları oluşur ama doğru tedavi ile ne anne adayı ne de bebek sorun yaşar. Eğer Preeklampsi şiddetli ise, birçok organı etkileyebilir ve ciddi sonuçlar oluşturabilir.

Preeklampsi semptomları

Preeklampsi aniden gelişebilir, bu yüzden semptomlarını bilmek mühimdir. Eğer aşağıdaki belirtiler görülüyorsa bir an önce doktorunuzla iletişime geçmenizi öneririz.

  • Görüşünüzde çift ya da bulanık görme gibi sorunlar
  • Şiddetli ve sürekli baş ağrısı
  • Yüzünüzde ve gözlerinizde, eklem yerlerinizde ve ayaklarınızda aşırı şişlik
  • Ani ve hızlı kilo alımı (Haftada 2-2,5 kilo)
  • Karın bölgenizde gerginlik veya ağrı
  • Sürekli kusma, gibi semptomlar yaşıyorsanız hemen doktorunuzu aramanızı öneririz.

Preeklampsi’nin çok belirgin semptomlar yaşamıyor olsanız da oluşma ihtimali olabilir. Yani Preeklampsi olup olmadığınızı doğum öncesi kontrolünüze kadar anlayamayabilirsiniz. Bu sebepten ötürü kontrollerinizi ihmal etmemelisiniz.

Yapılacaklar listesi;

  • Meditasyon veya yoga dersine başlayın.
  • Cenin hareketlerini izlemeyi görüşün.
  • Pelvik zemin egzersizleri yapın.
  • Sofranızdan yoğurt eksik etmeyin.
  • Erken doğum semptomları ve planını görüşün.
  • Doktorunuzla Rh durumu hakkında konuşun.

Bilgilendirme: Bu sayfada ki yazılar bilgi niteliğindedir, daha detaylı bilgi için doktorunuza danışınız.

Leave a Reply

Your email address will not be published.